Trabzon Maçka’nın çok uzaktan misafirleri olur her yıl… Sadece Türkiye’nin dört bir yanından değil, yılların özlemiyle toprağın kokusuna, suyunun tadına, havasına hasret duydukları Sümela Manastırı’na gelir binlerce kişi…
Sümela Manastırı, Trabzon’un, Maçka ilçesi, Altındere Vadisi sınırları içerisinde yer alan deresinin batı yamaçlarında Karadağ üzerinde deniz seviyesinden 1.150 m yükseklikteki eski Rum Ortodoks manastır ve kilise kompleksidir…
Yemyeşil bir doğanın içinde bambaşka bir atmosferi yaşarsınız Maçka’da…
Yılın her günü gidebilirsiniz ama Ortodokslar için, “Meryem Ana’nın göğe yükseliş günü” olarak kabul edilen ve kutsal sayılan yıldönümü 15 Ağustos’ta düzenlenen ayine de denk gelebilirsiniz.
Kilisenin MS 365-395 tarihleri arasında inşa edildiği sanılmaktadır. Bir efsaneye göre Atinalı Barnabas ile Sophronios adlı iki keşiş aynı rüyayı görmüşler; rüyalarında İsa’nın öğrencilerinden Aziz Luka’nın yaptığı üç Panagia ikonundan, Meryem’in bebek İsa’yı kollarında tuttuğu ikonun bulunduğu yer olarak Sümela’nın yerini görmüşler. Bunun üzerine birbirlerinden habersiz olarak deniz yoluyla Trabzon’a gelmiş, orada karşılaşıp gördükleri rüyaları birbirlerine anlatmış ve ilk kilisenin temelini atmışlardır.
14. yüzyılda Türkmen akınlarına maruz kalan kentin savunmasında ileri karakol görevi üstlenen manastırın statüsünde Osmanlı fethinden sonra bir değişiklik olmamıştır.
Ama ne olursa olsun bu bölge yüzyıllar boyunca yaşanan, nefes alınan, hayat bulunan, acı çekilen, sürgün olunan, hasret çekilen bir yerdir. Bu yüzden de Sümela’ya gittiğinizde Trabzon’un yeşilliğinin ortasında bu bambaşka havayı koklayabilirsiniz. Hatta biraz daha dikkatle bakarsanız yüzyıl önce genç-yaşlı kadınların, erkeklerin gezdikleri, oynadıkları, âşık oldukları yerleri, ağaçları, fındık dallarını, yeşilliği, coşarcasına akan dereyi de görebilirsiniz…
0 Yorum