0

Eminönü Hamidiye Caddesi’ndeki 3 metrekarelik dükkanında 57 yıldır saat tamiri yaparak hayatını sürdüren Mustafa Mirdaş Köşlü, saatlere adeta her tarafta can veriyor. ‘Zaman, hiçbir süre dursun istemedim’ diyen Köşlü, hayata her yerde gelse tekrar benzer işi yapacağını söyledi. 

s-c96bb694bd107b5f68c7bd7bc23524a1925a91 72 yaşındaki Mustafa Mirdaş Köşlü, Makedonya’dan göç eden babasının önerisiyle çocuk yaşlarda mesleğine başlıyor. Babasının, 2 çocuğundan birinin hekim diğerinin de saatçi olmasını istediğini anlatan Köşlü, babasının bu dileğinin kabul olduğunu belirterek, ”Babamın bütün istekleri de kabul olmuş. Ben saatçi oldum, diğer kardeşim de hekim oldu” dedi.

‘O gün bu gündür buradayım’

‘O gün bu gündür buradayım’‘O gün bu gündür buradayım’ Köşlü, saatçiliği ve tamir işini ustalarından öğrendiğini dile getirerek meslekteki geçmişini şöyle aktardı:

“mükemmel ustalarla çalıştım. Bahriyeli olarak yaptığım askerliğimin gerisinde Sirkeci’deki bir firmada baş sanatkâr olarak çalışmaya başladım. sonra şu an içinde bulunduğum 3 metrekarelik dükkanımı tuttum. O gün bu gündür buradayım.”

‘Saatler elektroniğe dönüşünce ilk ustalarından biri oldum’

s-ceed6b3c9d8aad3657783801f5c2dca8a0f3ef Saat ustası saatlerinde teknolojiyle birlikte dijitalleştiğini söyleyerek bu gelişime ayak uydurduğunu ve birincil ustalarından biri olduğunu şöyle anlattı:

“Teknoloji ilerleyince her şey elektroniğe dönüştü. Ben mekanik saatlerle ilgiliydim. Mekanik saatlerin bakım ve tamiratlarını yapıyorduk. Zaman içerisinde saatler elektroniğe dönüşünce birincil elektronik ustalarından biri ben oldum. Türkiye’de dijital saatlerin tamir önceliğini hasbelkader ben yaptım.”

‘Zamanı işleyen bir alete can veriyoruz’

s-3bff52dc04d31f7a66b463e09cc75b2564237e “Saat” ve “zaman” kavramlarının iç içe olduğuna muhabere eden Mustafa Mirdaş Köşlü, saatleri tamir ederek zamanı işleyen bir alete can verdiklerini, ölmüş bir mekanik ya da elektronik aleti her tarafta canlandırdıklarını anlattı. Köşlü, her yaptığı tamirin ardından büyük bir şımartma duyduğunu dile getirerek, ”Zaman, hiçbir süre dursun istemedim. Süre, benim için defalarca güzel geçiyor. Bir Takım spesifik olaylar olabilir lakin en kıymetli şey zamandır.” diye konuştu.

‘Çok açlık çektiğim bir şey lisan’

s-32e6bc17fb8276c2a5a2193128858fc6bb1356 Hayatı boyunca dil öğrenmek istediğini oysa bunu başaramadığını aktaran Köşlü, şunları kaydetti:

“Fazla arzu çektiğim bir şey lisan. Vatandaşlara, gençlere, bir ya da iki lisan öğrenmelerini ve kitap okumalarını tavsiye ederim. Ben maalesef bunlardan mahrum kaldım. Niçin derseniz? İnanın sorunun cevabını bilemiyorum. Çok istek ederdim bir lisan öğrenmeyi. Yazınsal kitapları okumayı isterdim. Fakat olmadı. İki oğlum bir kızım var. Hepsini saatçilikle büyüttüm, okuttum. Bahsettiğim lisan konusunda oğlum Onur’la kibir duyarım. Gelen turistlerle hoş konuşur. Satışlarda da faydası oluyor.”

‘Sanatçı Göksel Arsoy’un figüranlığını yaptım’

s-09dc2d40ca804a1b4ca79146c001720c9ad724 Birkaç Yeşilçam filminde rol aldığını anlatan Köşlü, hikayesini şöyle aktardı:

“1960’lı yıllarda İstanbul Beyoğlu’nda, genç ve toy bir çocuğum. Biraz da sarışın olmam ve ressam Göksel Arsoy’un çocukluğunu andırmam dolayısıyla beni ona benzetmişler. Ustamın Yeşilçam’dan yönetmen arkadaşları beni figüran olarak Arsoy’un çocukluğunu canlandırmam için götürdüler. Kabul edildi, hoşnut kaldım. Birkaç filminde gençliğini, çocukluğunu oynadım. bir daha yoğun çalışmam dolayısıyla fırsatım olmadı.”

‘Hayata yeniden gelsem yeniden aynı mesleği seçerim’

s-4de6618c2034cdf6a886c90de56c482df5a74e Köşlü, meslek hayatı her tarafında çok sayıda artist yetiştirdiğini ve hayata her yerde gelse yine benzer mesleği seçeceğini dile getiren Köşlü şöyle devam etti:

“Hemen oğlum Onur’la birlikte çalışıyoruz ve o, bundan böyle yaş itibariyle benim biraz kenarda durmamı istiyor. Rahatlıkla işi ona devredecek ve mutlu olacağım. Mesleğimde teknolojik açıdan daha da ileriye gitmek isterdim. Tekrar hayata gelsem bu meslekte daha varisi olmak için elimden ne gelirse onu yapardım. Iş şimdi özünden ayrılmış, montajcılığa geçmiş. Şimdiki ustaların hepsi montajcı artık.”

Babasının ticari anlamda başarılı bir insan olduğunu söyleyen oğul Köşlü ise, “Kendisi benim olduğu dek piyasanın da babasıdır. Kendisine çok teşekkür ediyorum. Baba oğulla çoğunlukla şiddet çalışır derler lakin biz baba ilişkisinden biraz daha ayrı bir arkadaşlık yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

0
Rizedio

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir