0

Rize merkeze emrindeki Sütlüce köyünde durağan durumda olan ve kullanılmayan okulu onararak köy konağı gerçekleştirmek isteyen köylüler, 2011 yılında RTEÜ Yönetimi kadar binanın Maviyemiş Araştırma Merkezi olarak kendilerine görev edilmesi önerisi üzerine binanın onarımını tamamladıktan sonra, Araştırma Merkezi için gerekli malzemeleri de temin etti ve RTEÜ’ye imzalanan protokol ile devretti. 2011 yılı Temmuz ayında da merkezin açılışı gerçekleştirildi. Ama sonraki süreçte üniversite yönetiminin değişmesi ile birlikte köylüler, hayal ettikleri merkezin kapanması üstüne büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Sütlüce Köyü Muhtarı Ercan Koyuncu, kendi elleriyle kurdukları Maviyemiş Araştırma Merkezi’nin sonraki yıllarda üniversite yönetimi tarafından daima kapatılmaya çalışıldığını ve kapatılmaması için uğraş verdiklerini hatırlattı. Koyuncu, köylünün yardımı ile 1,5 milyon TL harcanarak kurulan merkezdeki laboratuvarlara alınan teknik malzemeler de alınarak üniversitenin başka merkezlerine götürüldüğünü söyledi.

“Merkezinin bütün malzemelerini köylü almıştı”

Binanın geçmişte RTEÜ yönetimi göre kendilerinden istendiğini ve köy halkı ile gerçekleşen görüşme sonucunda yardımlaşarak Araştırma Merkezi’nin tamamlandığını, tamamlandıktan daha sonra da RTEÜ’ye protokol ile devredildiğini dile getiren Sütlüce Köyü Muhtarı Ercan Koyuncu “Daha önceleri burası köy okuluydu. Sonra okul eğitime son verince burası uyuşuk bir hal almıştı. Biz de binayı köy konağı gerçekleştirmek amaçlı onarıma soktuk. Onardığımız sırada RTEÜ yöneticileri binayı gördü ve bize buranın Maviyemiş Araştırma Merkezi olarak kendilerine verilmesini istedi. Biz de köy halkıyla oturduk, konuştuk ve verilmesini istedik. Tüm ekipmanlarını biz köy halkı olarak tedarik ettik ve üniversiteye devrettik. Bilgisayarından, laboratuvar cihazlarına, tüplerine varana değin hepsini aldık ve üniversitemize teslim ettik. 2012 yılında burası şehre uzak olduğu gerekçesiyle bizden vasıta tahsis etmemizi istediler, kendilerine sıfır bir araç aldık, teslim ettik. Son gelen rektörümüz, ağır kaçmasın fakat ’Kafayı buraya taktı, illa da burası kapatılacak’ düşüncesi ile burayı kapattı” ifadelerini kullandı.

“Hırsız değilsiniz de bir haber verseydiniz”

Cihazların imzaladıkları protokole kadar köy halkına ait olduğunu dile getiren Muhtar Koyuncu “Cihazlar bizimdir, kendileri ile protokol imzaladık. İmzaladığımız protokolün 3’e 6. maddesinde ‘Binanın araştırma merkezi olarak faaliyet göstermesi için gerekli demirbaş, mefruşat ve cihazlar, inceleme cihazları, bilgisayar, yazıcı, projeksiyon ve teknik donanım köy tüzel kişiliği tarafından temin edilecek ve taşınmazın bir parçası olarak değerlendirilecektir’ diyor. Binanın taşınmazlarını buradan, bir gün kimseye haber vermeden, bizim haberimiz olmadan gelip yangından mal kaçırır gibi kaçırmışlar. Telefonla görüşmemizde de ’biz hırsız mıyız’ diyorlar bize. Ben de diyorum oysa siz hırsız değilsiniz fakat burada bir makam var, bir muhtar var, bize haber vererek bunları buradan alabilirdiniz” dedi.

“Araştırma merkezinin kapanmasına karşıyız”

Cihazlarını kendilerinin aldığı Araştırma Merkezi’nin kapanmamasını istediklerini dile getiren Koyuncu “Rektörle görüşmemizde bize söylenen ‘Eskiler hata yaptı burayı açtı, biz kapatacağız’. Ben de diyorum hatayı kusur ile ört pas edemezsin. Burayı kapatmak bu köyü yok saymak demektir. Ben buradan devlet yetkililerine ve YÖK’e sesleniyorum, burayı kapatmak istemiyoruz. Cihazlar bizimdir, o yüzden noterden ihtarname çektik cihazlarımızın geriye doğru gelmesi için. Köyümüzün kadınları hayvancılık yaptı, süt sattı, burayı yapabilmemiz için bize para verdiler. Süt sattık otomobil aldık bunlara, biz bu kuruma, süt sattık, yağ sattık bilgisayarlar aldık, yurt dışından cihazlar ithal ettik. RTEÜ katkısı olmadan geldi buraya köylünün emekleriyle alınan cihazları aldı gitti. Biz devletten hiç bir şey beklemeden burayı yaptık. Biz o paralarla fabrikada kurabilirdik, köyümüzün halkı faydalansın diye lakin biz eğitime öncelik verdik. Karşılığı bu olmamalıydı” diye konuştu.

RTEÜ Rektörü Hüseyin Karaman ile görüşmelerinde kendisinden önceki rektörlerin Araştırma Merkezi’ni açarak hata yaptıklarını dile getirdiğini sözlerine ekleyen Koyuncu “Aynen rektörün dediği şu oldu ’Eski rektörler, sizi kandırdı, kendileri bir yere gelsin diye sizi kullandılar, kendileri bir yere geldi, ben de burayı kapatıyorum’ Aynen dediği bu oldu” ifadelerini kullandı.

“Bir protokolle her şeyi devrettik lakin…”

Sütlüce Köyü Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Avcı ise köylünün kendi çabasıyla kurduğu Araştırma Merkezi’nin köylüye sorulamadan boşaltılmasına manâ veremediklerini dile getirerek “Köyümüzün insanlarının yoğun gayretiyle, çabasıyla burayı restore ettik ve bu ışık halkası getirdik. Ve içindeki üniversitenin talep ettiği tüm araç-gereçleri, köyümüzün katkılarıyla alıp, hazır ülkü getirerek, bir protokol çerçevesinde üniversiteye devrettik. Bütün köyümüzün katmanları bu protokolde yer almıştır. Buranın ileriye dönük araştırma başvuru formu merkezi olarak devam etmesi için üniversiteye devredilmiştir. Derhal köyümüzden kimsenin haberi olmadan buradaki araç-gereçleri götürmüşler. Duyduk ki, üniversite buradan taşınıyormuş. Üniversitemizin buradan kaldırılmasını kesinlikle istemiyoruz. Üniversitemiz bizim gözbebeğimizdir. Biz buraya gözümüzün nuru gibi bakıyoruz” ifadelerini kullandı.

Öte yandan köylüler RTEÜ Yönetimi’ni araştırma merkezinin çevresinde ve içinde koyunlarını gezdirerek tepki gösterirken, mavi yemiş dikilmesi gereken bahçeye ise bugünlerde lahana dikerek değerlendirdiklerini söylediler.

Rektör Kahraman iddialara yanıt verdi

Konuyla ilgili iddialara yanıt veren Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Kahraman ise “Üniversite ile köy muhtarlığı aralarında kurumsal olarak yapılan bir protokol yok. Keza biz demirbaşımızın dışarıda köy tüzel kişiliğine ait malzemeleri almışsak, bunları inceler, bakar yeniden geri iade ederiz” dedi.

Kahraman, “Eski rektörler sizi kandırdı” yönünde açıklamaları olmadığını da belirterek “Muhtarın iddia ettiği gibi bir tümce kullanmadım, böyle bir şey katiyen laf konusu olamaz” ifadelerini kullandı.

Merkezin kapatılma gerekçesi ile ilgili olarak ise Kahraman “Merkezin arka tarafında bir tatbik bahçemiz vardı, köylü varisçiler ile anlaşamayınca bahçeyi bizden geri aldı. Bahçe de bizden geri alınınca tatbik alanı kalmadı, kullanım alanı olmayan bir yerde biz araştırma merkezini yetişmek istemedik” cevabını verdi.


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

0
Rizedio

0 Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir