Bilim insanları, kanser gelişiminin önlenmesi ve hastalığın çare başarısı için şeker ihtiyacının pekmez, hurma ve incir gibi işlenmemiş gıdalardan aşırıya kaçmadan karşılanması, fruktoz taşıyan ürünlerden ve palm yağından uzakta durulması uyarısında bulundu.
AA’da bulunan habere kadar, Bazı uzmanların kanserden korunmak için çoğu kez dile getirdiği, “Şekerden adamakıllı uzak durulmalı” şeklindeki düşüncenin tartışmalı olduğunu gösteren Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı Prof. Sağlam, şekerin minimum tamamlanmış hali ile kullanılması gerektiğini söyledi, bitmiş et, fruktoz içeren ürünler ve palm yağı uyarısı yaptı.Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği (TROD) göre, KKTC’nin başkenti Lefkoşa’da Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi düzenlendi.
Türkiye’deki radyolojik tetkik sayısı Avrupa’nın iki katı
Dernek ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Esra Kaytan Sağlam, burada yaptığı konuşmada, kanser tedavisinde yersiz tetkik ve tedavilerden kaçınmak gerektiğine dikkati çekerek, Türkiye’de tetkik sayısının yüksek olduğunu kaydetti. Sağlam, Türkiye’de yapılan radyolojik tetkik sayısının Avrupa’nın iki katı olduğuna göze çarpan etti.
‘Dondurma, pekmez, hurma ve incirden alınan şekerle beslenebiliriz’
Kanser tedavisinde dürüst beslemenin önemine göze çarpan eden Sağlam, doğal yollarla üretilmemiş ve tamamlanmış tüm gıdalardan uzak durulması gerektiğini hatırlattı. “Sıfır şeker” in yerinde olmadığına dikkati çeken Sağlam, “Yemek Yemek borusu tümörü olan hasta güçsüz, yutamıyor, hiçbir şey boğazından geçemiyor. Hastalarımın yüzde 90’ı ‘kanser oldum fakat şekeri bıraktım.’ diye geliyor. Sıfır şeker yiyip zaten beslenemeyen, yutamayan, kuvvetsiz hastaları bizim beslememiz daha da kuvvet. Hastanın sağlam olması lüzumlu ki tedaviyi kaldırabilsin. Sıfır şeker bizim işimizi çok zorlaştırıyor” dedi.Sağlam, beyaz işlenmiş şeker yerine dondurma, pekmez, hurma ve incirden alınan şekerle beslenmeyi önerdi.
‘Beynin en kayda değer gıdası üzüm şekeri’
Kongrenin Bilimsel Program Sekreteri Prof. Dr. Gökhan Özyiğit de şunları kaydetti: Ben ‘Şeker, kanseri beslemez’ demeyeceğim. Şeker dolaylı olarak kanser yapabilir fakat kanserli bir hücrenin sadece şekere ihtiyacı değil. Özellikle çocukluk çağında karbonhidrat, yağ ve proteinin dengelenmiş alınması şart. Beynin en manâlı gıdası glikozdur lakin mısırdan yapılmış olan yok.
‘Palm yağı kanserli farelerde, yayılımı 8-10 kat artırdı’
Palm yağından da uzakta durulması gerektiğini açıklayan Özyiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: Palm yağlarının, kanserli farelerde, yayılımı 8-10 kat arttırdığını ve kanserin fazla daha çabuk büyüdüğünü gösteren kanıtlar elde edildi ve sonuçları bilimsel dergilerde yayımlandı. böylece, palm yağı, fruktoz bazlı şekerler en uzaktan durulmalı.
Palm yağı nerelerde kullanılıyor?
Palm yağı sadece çikolatada değil, kek, bisküvi, dondurulmuş patates ve mantı, sabun, deri losyonu, ruj, bebek maması ve bebek bezi gibi sık kullandığımız öyle fazla üründe yer alıyor. Bir Takım çikolatalara pürüzsüz ve parlak bir dış görünüş temin etmek ve erimesini durdurmak için eklenmiştir.Palmiye yağı margarinin oda sıcaklığında katı halde bulunması için kullanılır.Dondurulmuş pizza hamurlarında yapışmayı engellemek için ilave edilir.Dondurmaya pürüzsüz ve kremsi bir inşa katmak için eklenir.Paketlenmiş ekmeklerde de oda sıcaklığında katı olduğundan, pişmesi basit olduğundan ve ucuz olmasından nedeniyle tercih edilir.Vejetaryen ve vegan ürünlerinde de bulunabilir.Sabun, temizlik maddesi gibi temizlik ürünlerinde bulunur.Şampuanlarda ise, çoğu şampuanın saçlardan sıyırdığı doğal yağları geri getirmeye yardım etmek için kıvamlandırıcı ajan olarak kullanılırPalmiye yağı rujlarda da erimesini engellemek ve pürüzsüzlük temin etmek için tat verme gibi bir özelliği de olmadığından dolayı fazla pozitif seçim edilir.Bir üründe palmiye yağının bulunup bulunmadığını ise etiketine bakarak anlayabiliriz. Etiketinde: Palm Yağı, Palmitic Asit, n Palmeate, Palm yazıyor ise bu ürün palmiye yağı içeriyor demektir. ‘Bitkisel yağ içerir’ ibaresinin yazıldığı birçok üründe de bulunduğu unutulmamalıdır.
Salam, sosis sigarayla benzer
Prof. Dr. Gökhan Özyiğit keza, “Dünya Sağlık Durumu Örgütü, bütün salam, sosis ve sucuk gibi işlenmiş et ürünlerini sigarayla benzer düzeyde birinci kategoride kanserojen olarak ilan etti. Bir maddenin kanser yapabilmesi için sürekli kullanılması kayda değer. Ara Sıra yapılması halinde, kişinin sürükleyici bir bağışıklık sistemi varsa temizlik yapılabiliyor. bu nedenle aşırıya kaçılmadan ve haftada bir tüketilebilir. Her gün tüketildiğinde yüzde 18’in üzerinde kanser riski artıyor.” açıklamasını yaptı.
Hem bakınız…
Severek Yediğimiz Birçok Şeyin İçinde Bulunan Palm Yağı ile Alakalı Acayip Bilgiler
0 Yorum