İstanbul’da ‘merdivanaltı’ diye deyiş edilen kot yergi atölyelerinde çalışırken silikozis hastalığına yakalanan Bitlis’in Karlıova ilçesinden 16 birey, son 13 yılda hayatını kaybetmişti. Hastalığın pençesinde yıllardır mücadele eden 6 çocuk babası Ramazan Aydar da (38 ) geçtiğimiz sene, “Her gün vefat sırasının geleceğinden korkuyorum” demişti. Ramazan Aydar, çare gördüğü hastanede hayata gözlerini yumdu…
Karlıova ilçe merkezi ve Taşlıçay köyünde otururken, 1994- 2004 yıllarında, İstanbul’da ‘merdiven altı’ diye cümle parçası edilen kaçak atölyelerde, kum ve hava ile kot yergi işinde çalışırken, silikozis hastalığına yakalananların durumu, her geçen gün daha da ağırlaşıyor.
Bir kişinin hayatını kaybetmesiyle silikozisle tanıştılar
Kaçak kot yergi atölyelerinde çalışan işçiler, hastalığı başlangıçta o yıl Karlıova ilçe merkezinde silikozis nedeniyle Kenan Temiz’in hayatını kaybetmesiyle öğrendi.Yaptıkları işin silikozise yol açtığını gören işçiler, 2004’ten itibaren çalışmayı bırakıp, eve döndü; fakat hastalık, onların peşini bırakmadı. Son 13 yılda, Karlıova ilçe merkeziyle Taşlıçay köyünde 16 kişi, silikozis sebebiyle yaşamını yitirdi.
Ramazan Aydar ile birlikte can kaybı 17’ye yükseldi
Taşlıçay’da, 4 yıldır solunum cihazına ast olarak yatalak yaşamış, geçmişte kot taşlama işinde çalışan ve 13 yıldır silikozis hastası olan Ramazan Aydar da Elazığ’da, çare gördüğü hastanede yaşam savaşını kaybetti. 6 çocuk babası Aydar’ın cenazesinin, Elazığ’dan Taşlıçay köyüne getirilerek, toprağa verileceği belirtildi. Aydar’ın gerisinde Karlıova’da silikozisten ölenlerin sayısı 17’ye çıktı. Kot Hiciv İşi Bir İlçeye Ölüm Getirdi: Silikozis 16 Can Aldı, 110 Kişi de Hastalığın Pençesinde… –
“Çocuklarıma baktıkça kahroluyorum”
“Çocuklarıma baktıkça kahroluyorum”“Çocuklarıma baktıkça kahroluyorum” Ramazan Aydar, 27 Kasım 2017 tarihinde, silikozis hastalarıyla ilgili haber yapan DHA muhabirine verdiği röportajda, vefat sırasının kendisine gelmesinden korktuğunu söylemişti. Aydar, kot taşlama işi nedeniyle yakalandığı hastalığı anlatırken, “İstanbul’da kot taşlama işiyle tanıştık. 800 TL maaş alıyorduk; ama kaçak ve sigortasız çalıştırıldık. O yıllarda sigortalı çalışmanın ne kavrayış geldiğini ve kot yergi işinin sağlıksız olduğunu bilmiyorduk. Köyde elektrikler, sıkça kesiliyor. Elektriklerin kesildiği zamanlarda solunum cihazımız, çalışmıyor. Bu yüzden hastaneye gidiyoruz; çünkü bu makineler, bizim nefesimizdir. Çocuklarıma her baktığımda, onlara destek olamayıp, dürüst doğru babalık yapamıyorum. Her gün çocuklarıma baktıkça kahroluyorum; çünkü artık iyileşemeyeceğimi biliyorum. Her gün vefat sırasının geleceğinden korkuyorum” demişti.
Ramazan Aydar’ın ölümüyle birlikte kot hiciv işi ve silikozis hastalığı her yerde gündeme geldi…
Bingöl’ün Karlıova ilçesine ast Taşlıçay köyünde #Silikozis bir can daha aldı. Ramazan Aydar çok uzun süredir bir kanepede yaşıyordu. Sonra yoğun bakım… Silikozis hastalarının ne yaşadığını hep anlatmaya çalıştı. Işıklar içinde uyu.. pic.twitter.com/EJ7EFADfnX— Ali Ergül (@aliergul_) 27 Eylül 2018
Sıra O’na geldi.Nispeten yavaş seyirli bir akciğer hastalığı.Çoğunlukla kot taşlama işçilerinde görülüyor.Sonu ölümle sonuçlanıyor.‘’Silikozis’’ hastalığının son kurbanı eski kot taşlama işçisi 38 yaşında ki Ramazan Aydar. pic.twitter.com/LuGRfg6w0r— Veli AĞBABA (@veliagbaba) 27 Eylül 2018
Ramazan Aydar, 17. ölüm. Bingöl’de kot taşlama işçilerinin ölümlerine 10 ay önce dikkat çeken, kot taşlama işçisi Ramazan da yaşamını yitirdi. 800 liraya sigortasız yıllarca çalıştı. Çalışma koşulları nedeniyle tutuklanan patron var mı? Bu cinayetin sorumlusu kim? #RamazanAydar— kayhan (@kayhan_kyg) 27 Eylül 2018
kötü koşullar altında çalışan işçiler adına isyan eder insan, taşlanmış kot pantolon ya da ceketleriyle— svr (@jackdanyal) 27 Eylül 2018
Yıllar önce kot taşlama işi yapan bir işyerini tahliye için gittim.İçerisi adeta zehir kokuyordu.10-15 dakika sonra dışarı çıktığımda , mide bulantısı ve başdönmesi başladı.Bu ölümcül çalışma koşullarını yasaklayacak, cezalandıracak yasalar ülkemizde hep işveren lehine uygulandı. https://t.co/SkCfTCvIKt— sema coşkun (@AvCokun) 27 Eylül 2018
0 Yorum