Kocaeli, Dilovası’nda sanayi tesislerinden havaya karışan ağır metal yoğunluğu halkın sağlığını tehdit ediyor. Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi’nin geçen hafta açıkladığı istatistiğe tarafından, 2017’de dünyada kanserden ölenlerin oranı yüzde 12.5, Türkiye’de yüzde 12.9. Dilovası’nda ise bu oran yüzde 33.7.
46 bin 933 nüfuslu ilçede Organize Sanayi Bölgeleri 2 bin 200 hektarlık alana kurulu.
Habertürk gazetesinden Öznur Karslı’nın haberine kadar, Kocaeli’nin Dilovası ilçesi takriben 40 yıldır zehir soluyor. Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi Başkanı Sait Ağdacı, ”Dilovası’nda maalesef ağır metaller yoğunlukta. Bu da kanserden ölümün fazlalığını açıklamaktadır” diyor. Bir Yılda 163 Bin Kişiye Kanser Teşhisi Konuldu: ‘Yaşam Koşulları, Hava Kirliliği ve Katkı Maddesi Maddeleri Riski Artırıyor’ –
Dilovası’nın Turgut Özal ile Kayapınar mahalleleri fabrikalara en yakın mahalleler.
Turgut Özal ile Kayapınar mahalleleri ise fabrikaların dibinde, kirlilikten en fazla etkilenen 2 mahalle. Habere göre, iki mahallede de evlerin pencereleri hava kirliliği sebebiyle sürekli kapalı.
‘Her evde solunum yetmezliği çeken biri var’
Eşinin astım, 13 yaşındaki oğlunun da akciğer hastalığının olduğunu anlatan Istek Paliha, her evde solunum yetmezliği çeken birinin olduğunu belirterek şöyle devam ediyor: ”Eşim oksijen tüpü kullanıyor. Oğlum akciğer ameliyatı oldu. Camlarımızı gün fazla siliyoruz. Bundan Böyle deterjanlar da yetmiyor. Sirke ve karbonat tozu karıştırıp çıkarmaya çalışıyorum. Ayda 150 liradan aşağıda su ve elektrik parası gelmiyor. Gelirimiz çamaşır suyu, deterjan ile su ve elektrik faturasına gidiyor.”
‘Yazın daha kötü durumdayız. Hava çok sıcak da olsa sırça açılmıyor’
Dilovası’nda öyle fazla evde, ya evin nemini temizleyen buhar makinesi veya astım hastası olan birinin oksijen tüpü var. Saadet Paliha da 21 yaşındaki oğlunun akciğer kanserine yakalandığını söylüyor: ”Oğlumun hastalığı sebebiyle evi kesintisiz temizliyorum lakin havalandıramıyorum.” Hastaneye gitmek için otobüs durağında bekleyen Dilek Yalçın ise şunları dile getiriyor: ”Her ay hastanedeyiz. 1 ve 4 yaşındaki 2 çocuğum da solunum sıkıntısı yaşıyor. Yazın daha fena durumdayız. Hava fazla sıcak da olsa sırça açılmıyor. Evlerimizde klima yok buhar makinesi var.”
‘Doktor ilçeyi terk et dedi’
Kansızlık hastası Saniye Tuna ise doktorunun ilçeyi terk etmesini söylediğini anlatırken, ”Nereye gideceğiz. Yıkadığım bulaşığı yeniden yıkayıp yemek yemek koyuyorum. Geçen ay kayınpederimi akciğer kanserinden kaybettim” diyor. 80 yaşlarındaki İsmet Umuç ise uzun süredir KOAH hastası. Benzer evde yaşadığı 2 minik torunu ise bronşitten mustarip. Büyükbaba ve 2 torun oksijen makinesiyle yaşıyor.
‘Vefat nedenleri genelde mide ve akciğer kanseri. Bebekler artık astımla dünyaya geliyor’
Dilovası Aile Hekimliği Kliniği’ndeki doktordan biri vefat nedenlerinin genelde akciğer ve mide kanseri olduğunu söylüyor ve ekliyor: ”Hastanelerin yanı sıra belediyelerin defin işlemlerinde bizden istek ettikleri için çok sık ölüm raporu yazan olduk. Vefat nedenleri genelde mide ve akciğer kanseri” diyor. “Görülen hastalıklar ise genelde astım ve bronşit gibi üst solunum yolu rahatsızlıkları. Günde bir hekim minimum 40 hastaya bakıyor. Doğan çocuklar anne karnında ağır metallere maruz kaldığından yeni doğan bebekler astımla dünyaya geliyor. Çocuklardaki astım oranı yüksek, hastaları çoğu kez oksijen makinelerine bağlıyoruz. Çalışanlar için istirahat ve işgörmezlik raporları da veriyoruz.”
0 Yorum